27 Mayıs 2012 Pazar

BAŞARILI İŞ ARAMA İÇİN 6 ÖNERİ


İş ararken bazılarımız anında aradıkları işe kavuşurken, bazılarımızsa uzun süre bocalamak zorunda kalırlar. Birçok kişi bunu şans olarak değerlendirse de sadece birkaç işe başvuranlar için gerçekte bunun şansla pek bir ilgisi yok. İş arama sürecinin sabır ve profesyonelce ele alınması gereken bir süreç olduğunu kabul etmelisiniz. Kariyer uzmanı Linda Matias'ın hazırladığı 6 adım, size başarılı bir iş arama süreci oluşturmanızda yardımcı olacaktır. 

1. Bir amaç uyarınca araştırma yapın.

Pozisyonlara kendinizi uydurmak yerine, sizin özelliklerinize ve kariyer hedeflerinize  uygun pozisyonları araştırın.  Böylece zaman ve enerji kaybetmeyecek, sadece sizinle ilgili pozisyonlara odaklanmış olacaksınız. İstemediğiniz veya başaramayacağınız bir işte çalışmaya başlayıp  1 yıl sonra iş arama sürecine dönmektense, sizin için doğru olan işi bulmalısınız.

2. Her zaman hazırlıklı olun.

Sabah erkenden uyanıp hazırlıklarınıza başlayın. Fırsatlar çok nadiren kucağınıza düşer bu yüzden gelecek herhangi bir fırsatı kaçırmamak için her an hazırlıklı olmanız gerekir. Saat 11'de sizi görüşmeye çağırmak ya da birkaç soru sormak için aradıklarında uykulu bir ses tonu sizin için pek olumlu bir intiba olmayacaktır.

3. Bir plan hazırlayın.

İş arama sürecinizi organize edin, bir strateji oluşturun, önceliklerinizi ve hedeflerinizi belirleyin.

4. Görüşmeden sonraki adımları takip edin.

Sadece görüşmeye gidip cevap beklemekle yetinmeyin. İşe alındığınız takdirde yapacaklarınızı anlatan bir mektup veya e-mail yazın. Böylece görüştüğünüz kişiye, pozisyonla ne kadar ilgili olduğunuzu ve işi ciddiye aldığınızı göstermiş olursunuz. Ayrıca görüşme sırasında bahsetmeyi unuttuğunuz noktaları da kısaca özetleyebilirsiniz.

5. İş arayan diğer insanlardan etkilenmemeye çalışın.

Sizin gibi iş arayan kişilerle bir araya gelmek her ne kadar deneyimlerinizi paylaşmak için bir fırsat gibi görünse de moralinizi bozabilir.Çünkü bu tür gruplarda genelde negatif bir hava hakimdir ve olumsuz deneyimlerini sizinle paylaşacaklardır. Bunun yerine size destek verecek, yol gösterecek ve cesaretlendirecek insanlarla beraber olmalısınız. Kimsenin moralinizi bozmasına izin vermeyin. Unutmayın ki bu profesyonelce ele alınması gereken bir süreç ve sonucu, sizin bu süreci nasıl ele aldığınıza bağlı.

6. Kendinize iyi davranın.

İki tip iş arayan vardır. Biri gayet rahat olanlar, diğeri ise panik içinde nefes almadan kendine aşırı yüklenenlerdir. Ancak iş ararken kendinizi fazla zorlamayın. İş arama sizin öncelikli aktiviteniz olmasına rağmen, uyanık olduğunuz her dakikayı da buna adamayın. Rahatlamaya, mantıklı düşünmeye çalışın. Arada bir kendinize küçük aralar verin, sizi destekleyen, moral veren kişilerle zaman geçirmeye çalışın.


kaynak: kariyer.net

22 Mayıs 2012 Salı

BİRAZ BENDEN BİRAZ HER ŞEYDEN


Sevgili Şaşkolojiklerim,

Malumunuz sezon dolayısıyla işler yoğun dolayısıyla akşama pestili çıkmış dut gibi dönen ben istemeyerek de olsa sizlerden uzak kaldım.

Günlerdir yazma aşkıyla yanıp tutuşurken bugün içimden biraz konumuzun dışında bir şeyler yazmak geldi. Ben herkesin kendi doğrusu olduğuna inanırım, saygımda sonsuz ama bazı değerler vardır ki gerek iş hayatında gerek özel hayatımızda sağlıklı ve huzurlu yaşayabilmenin anahtarı onlardır diye düşünürüm. İşte bugün o değerlerden bahsetmek istiyorum.

Belki haddime değil size bu tavsiyeleri vermek ama ben içimden gelenleri söylemezsem çatlarım:)

Lütfen okurken yazdıklarımın hepsinin "bence" olduğunu unutmayın, itirazı olanları memnuniyetle dikkate alırım:

* Bence bu hayattaki en önemli değerlerden biri DÜRÜSTLÜK. Hangi ilişkinizde olursa olsun, sonucunda ölüm de olsa doğruyu söylemekten vazgeçmeyin. Söylediğiniz her yalan ilişkilerinize saplanan balta gibidir. Muhakkak kaybedeceğiniz bir şeyler olur. Sonunda kaybedecek bile olsanız doğruluktan yana kaybedin ki itibarınız sağlam kalsın.

*İnanmadığınız şeyleri kimin için olursa olsun yapmayın. Çünkü inanmayarak yaptığınız şey doğru bile olsa inanmadığınız sürece ne siz faydasını görürsünüz ne de ilişkili olan diğerleri. İnandığınız şeyler içinse savaşmaktan korkmayın. Yapamazsın, edemezsin, doğru değiller sizin inancınızla yok edilebileceği gibi var olabilirde. İNANDIKLARINIZA SARILIN.

*Kendinize yapılmasından rahatsız olacağınız şeyleri başkalarına yapmayın. Öfkelenirken, yargılarken, mutlu ederken, dinlerken , konuşurken, "BEN NE YAPARDIM, NE HİSSEDERDİM" cümlesi bütün manasıyla aklınızın bir köşesinde olsun. 

*İşinize, derdinize, vakitsizliğinize rağmen sevdikleriniz için ayıracak zamanınız olsun. Hayatın uzun ama kısa olduğunu bilerek dengelerinizin ayarlarını iyi yapın. Sadece iş olmayacağı gibi sadece özel hayatta olmaz. İKİSİ BİR ARADA OLUR, bunu unutmayın.

*Gerçekleşmeyeceğini iddia bile etseler, olabilme ihtimali az bile olsa siz olabilme ihtimaline yoğunlaşın, kötü tarafını değil iyi tarafını düşünün ki iyi şeyler bulsun sizi. HAYAL EDİN VE YAŞAYIN. Hayalleriniz gerçekleşmediğinde düşerseniz eğer kalkmaktan korkmayın, sizi kaldırmak için uzanan eli tutun. Hayal kırıklığı güveninizi zedelemesin.

*Belki defalarca GÜVENdiniz ama yanıldınız, belki birilerinin güvenini sarstınız. Bugünü başlangıç kabul edin, güveninizi kaybettiyseniz, kaybettiğiniz gibi kazanacağınızı da bilin. Birilerinin güvenini sarstıysanız tekrar inşa etmek sizin elinizde, harekete geçin.

*En kötüsünü yaşadığınızda bile PES ETMEYİN. Düştüğünüz zaman kalkacak gücünüz olmayabilir, canınız yanabilir, güveninizi yitirebilirsiniz, dünya üzerinize üzerinize gelebilir ama hepsi sizin tek bir adımınıza bakar. Tek bir adımınızla düştüğünüz yerden kalkabilirsiniz. İlk adımda zorlansanız bile o size ikinci adımı atmanız için umut olacaktır. Sonrada yaşadığınız o kötü günler size ders alınacak tecrübeler olarak kar kalacaktır.

*Korkudan sesiniz titrese bile, içinizde bir şeyler can çekişse bile, inandıklarınız iflas bayrağını çekip üzerinize gelse bile KORKTUĞUNUZU BELLİ ETMEYİN. Zayıflıklarınızı güçlü kılmak, kendinize "ben yaparım" diye göndereceğiniz ufacık bir komuta bakar.

* Kendinizle barışık olun ve SEVİN. Yoksa kendi kendinize yaptığınız savaşlarda ne yenen ne yenilen olursunuz sadece zamanınızı tüketirsiniz.

* İster inanın ister inanmayın ama yaşadıklarım der ki insan ya çok korktuğu şeyleri ya da çok inandığı şeyleri yaşar. Tercih sizin ya inandıklarınızı yaşarsınız ya da korktuklarınızı. Dilerim ki siz inandıklarını yaşayıp mutlu olanlardan olursunuz.

Sevgilerimle iyi bakın kendinize:)

Zg

14 Mayıs 2012 Pazartesi

EN ZORLU 15 MÜLAKAT SORUSU VE CEVAPLARI

1-NEDEN BU ALANDA ÇALIŞMAK İSTİYORSUNUZ?

Yanlış Cevap: "Alışveriş yapmayı çok severim, çocukken bile saatlerce katalogları incelerdim." 


Sizi işe alacak yetkili için neyi sevip sevmediğiniz hiç önemli değildir. Belli bir alandaki geçmişinizi ve varsa başarı öykülerinizi anlatmaya odaklanın. 

Doğru Cevap: "Alışveriş yapmayı her zaman sevdim ama bir mağazada çalıştığımdan beri benim ilgimi çeken asıl kısım işin pazarlama kısmı oldu. Çalıştığım yerde ürettiğimiz kıyafetler çok kaliteliydi  ama düzenli bir satışımız yoktu. Bu yüzden bir işletmeciyle pazarlama stratejileri üzerine çalıştım ve satışlarımız ilk yılda yüzde 25 arttı. Bu endüstri dalında başarılı olmak çok harika bir histi ve kendimi ürünlerin tanıtımı ve pazarlamasına adadım."

2-BİZE KENDİNİZDEN BAHSEDİN

Yanlış Cevap: Michigan Üniversitesi Biyoloji bölümünden geçen yıl mezun oldum ama biyolojinin benim ilgi alanım olmadığının farkına vardım. Böylece başka bir alanda ilk işimi buldum ve satış departmanında işe başladım. Daha sonra bir hukuk firmasının mali işleriyle ilgilendim. Son olarak da birkaç aylık bir tatil arasından sonra tekrar pazarlama dalında çalışmak istedim ve işte daha rekabete açık bir pozisyon için buradayım. "

Kendiniz hakkında bir kronolojik sıralama vermektense, güçlü yanlarınız üzerinde durun ve başvurduğunuz pozisyona uygun olarak örneklerle bu alandaki başarılarınızı kanıtlayın.

Doğru Cevap: "Çok güçlü iletişim kurabilen biriyimdir. Satış departmanında iki yıl çalışmak kendime olan güvenimi arttırdı ve müşterilerin güvenini kazanmanın önemini kavrattı. Ayrıca bu işte gerçekten başarılı olabileceğimi anladım. Son işimde firma için müşterilerinin devamlılığını sağlama ve yeni müşteriler bulabilmek adına bir mektup stratejisi belirledim. Bunun sonucunda firmanın karı iki yılda yüzde 10 artış gösterdi. Ek olarak, firmaların daha iyi pazarlama olanakları bulmak adına internet ortamından nasıl yararlanabileceğine dair yeni fikirler üzerinde çalışıyorum ve bu fikirleri seve seve sizin için hayata geçirebilirim."

3-ESKİ PATRONUNUZ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Yanlış Cevap: "Gerçekten yeteneksiz biriydi ve onunla çalışmak bir kabus gibiydi ki bu yüzden işten ayrıldım."

Unutmayın ki eğer işe alınırsanız bunları anlattığınız kişi bir gün patronunuz olabilir . İşe alacakları birinden isteyecekleri son şey büyük ihtimalle ağzının bozuk olmasıdır. Eski patronunuzdan kötü bahsetmektense, pozitif yaklaşın ve ondan ne öğrendiğinize odaklanın (gerçekte ne kadar kötü biri olsa bile).

Doğru Cevap: "Eski patronum işlerin zamanında bitirilmesi konusunda çok hassastı ve bu konuya her şeyden çok önem verirdi. Onun bu tutumu beni daha çok çalışmaya itti ve işlerin zamanında bitirilmesinin önemini kavramamı sağladı."

4-NEDEN ŞİMDİKİ İŞİNİZDEN AYRILMAK İSTİYORSUNUZ?

Yanlış Cevap: "Patronuma ve yaptığım işe katlanamıyorum."

Yaptığınız işle ve patronunuzla ilgili kötü konuşmamanız gerektiğini bir kez daha hatırlayın ve olumlu yönler üzerinde durun.

Doğru Cevap: "Şu anki rolümden çok şey öğrendim ama şimdi sınırlarımı genişletmek ve yeni yetenekler kazanmak için, potansiyeli olduğunu düşündüğüm yeni bir iş arıyorum."

5- BEŞ YIL İÇİNDE KENDİNİZİ NEREDE GÖRÜYORSUNUZ?

Yanlış Cevap: "Miami' de bir plajda rahatlarken" veya "sizin firmanızda çalışırken"

Bu soru için gerçekten doğru bir cevap yoktur ama karşınızdaki kişi sizden amaçlarınızı, kariyeriniz doğrultusundaki planlarınızı ve kendinizi onun şirketine adayıp adamayacağınızı duymak ister. Yani hayallerinizi anlatmaktan ve esprili olmaya çalışmaktansa, onlara eylemlerinizdeki kararlılığınızı ve sorumluluklarınızın bilincine sahip olduğunuzu göstermeye çalışın.

Doğru Cevap: "Beş yıl içinde bu iş dalında daha donanımlı hale gelmek istiyorum. Ayrıca insanlarla birlikte çalışmayı çok seviyorum ve firmada iletişim becerilerimi ve iş hakkındaki bilgilerimi daha verimli kullanabileceğim bir yönetici pozisyonunda çalışmayı hedefliyorum."

6-EN BÜYÜK ZAYIFLIĞINIZ NEDİR?

Yanlış Cevap: "Çok çalışmayı sevmem" veya "sarışın olmak".

Bu soru pozitif bir etki bırakmak için çok büyük bir fırsattır. Ama soruya bir klişeyle veya gereksiz bir espriyle cevap vermek yerine üstesinden geldiğiniz bir zayıflığınızı örnek gösterebilirsiniz.

Doğru Cevap: "Topluluk önünde konuşma yaparken kendimi hiç rahat hissetmezdim ve bu sizin de bildiğiniz gibi iş alanında çok büyük bir engeldi. Bunun büyük bir sorun olduğunu fark ettikten sonra eski patronuma bu konuda bir eğitim almak istediğimi söyledim ve kursa kaydoldum. Bunun sonucunda bu engelin üstesinden geldim. O zamandan sonra çok önemli yöneticiler karşısında sunumlar yaptım ve gayet başarılı oldum. Bu işi yapmayı hala sevmiyorum ama kimse başarısız olduğumu söyleyemez.

7-MAAŞ KONUSUNDA BEKLENTİLERİNİZ NEDİR?

Yanlış Cevap:  "Bundan önceki işimde 4 bin lira civarında kazanıyordum, yani artık 5 bin lira civarı bir beklentim var."

Kesin rakamlar vermekten kaçınmalısınız. Maaş konusunda pazarlık etmeye çalışırsanız işi kaybedersiniz. Beklentinizin para değil iş olduğunu defalarca tekrarlayın. Eğer bir miktar belirtmek zorundaysanız çalıştığınız konum ve yaşadığınız şehre bağlı geniş tabanlı bir miktar belirtin.

Doğru Cevap: "Kazanacağım paradan çok çalışacağım konumla ilgileniyorum. Beş yıllık tecrübelerim dahilinde çalışacağım konuma uygun bir maaş beklentisi içerisindeyim. Ayrıca bu şehirde yaşamanın yüksek maliyetleri göz önünde bulundurularak belirlenen adil bir maaş benim için uygun olacaktır.

8-NEDEN SİZİ İŞE ALMALIYIZ?

Yanlış Cevap: "Çünkü bu iş için en uygun aday benim".

Doğru Cevap: "On yıl boyunca yönetici asistanlığı yaptım ve patronum sıkça ben olmadan işlerinin çok zor olacağını vurgulardı. Ayrıca bilgisayar eğitimi almaya da zaman ayırdım ve Excel konusunda çok ilerleme kaydettim ki bu da çok daha hızlı çalışabileceğim anlamına geliyor. Patronumun benden beklediklerinden çok daha fazlasını yapmaya gayret ederim ve çoğu kişi için iyi olan benim için asla yeteri kadar iyi değildir."

9-EN BÜYÜK BAŞARISIZLIĞINIZ NEYDİ VE BUNDAN NE ÖĞRENDİNİZ?

Yanlış Cevap: "Hukuk fakültesini bitiremedim ve o günden beri sadece zor olduğu için bir şeyden vazgeçmenin ne kadar büyük bir hata olduğunu biliyorum."

Aslına bakarsanız sizi gerçekten başarısız gösterebilecek bir pişmanlığınızı vurgulamak zorunda değilsiniz.  Bunun yerine daha önemsiz bir başarısızlığınız üzerinde durun  ve ondan çıkardığınız dersi belirtin.

Doğru Cevap: "Üniversitedeyken ders programımı tamamlamak için sanat dersi aldım. fakat o dersi pek ciddiye almadım, mühendislik derslerimle kıyaslayınca parkta bomboş yürümek kadar kolay görünüyordu. Dönem rotasında düşen derslerimden anladım ki eğer o dersi geçemezsem bursumu bile kaybedebilirim. Dönemin geri kalanında bu ders için çok çalıştım ve yeterli not almayı başardım. Sonra anladım ki yaptığım şey ne olursa olsun, en iyisini tüm gücümle yapmalıyım aksi halde emek harcadığım onca şey boşa gider."

10-ÇALIŞMADAN GEÇİRDİĞİN ZAMANI NASIL AÇIKLAYABİLİRSİN?

Yanlış Cevap: "Çalışmaktan çok yorulmuştum bu yüzden bir molaya ihtiyacım vardı." veya "iş bulamadım."

İşsiz geçirilen dönemleri açıklamak daima zordur. Tembel biri veya işe alınmak istenmeyen biri izlenimi vermek istemiyorsanız işsizliğinizi sizin seçtiğiniz mantıklı bir sebepten kaynaklandığına inandırmanız gerekecektir.

Doğru Cevap: "İşim benim için çok önemlidir. Önüme çıkan ilk teklifi beni mutsuz etme ihtimali olmasına rağmen kabul etmektense, doğru iş için, doğru kararı verebilmek adına, doğru zamanı beklemeyi uygun gördüm."

11-HANGİ ŞARTLARDA İŞİNİZ SİZİ MUTLU EDER?

Yanlış Cevap: "İşimi iyi yaptığım zaman aldığım övgüler beni çok mutlu eder."

Belirsiz cevaplar vermektense, iyi olduğunuz, zevk aldığınız ve bu işle bağlantısı olan durumlardan bahsedin. Bu soru ilgi alanınızı belirtmek, bu işe ne kadar uygun olduğunuzu göstermek ve istekli olduğunuzu kanıtlamak için bir fırsat olabilir.

Doğru Cevap: "Ben insanlarla beraber olduğum, müşterilerle ilgilendiğim ve onlara sağlanabilecek en iyi olanakları sağlayıp onları memnun edebileceğim sürece mutluyumdur. Bu benim için çalışmanın en iyi yanıdır ve bu nedenle daha iyi bir konumda, müşterilerle daha iyi iletişim kurabileceğim için sizinle çalışmak istiyorum.

12-İŞİNİZİN EN AZ SEVDİĞİNİZ YANI NEDİR?

Yanlış Cevap: "İstikrarsız, başarısızlık getirebilecek işleri sevmem."

Eski işinizin ekonomik, siyasal ve kültürel durumuyla ilgili yorumlar yapmaktan kaçının. Bu tip yorumlar ne kadar doğru olursa olsun üzerinizde negatif bir izlenim bırakacaktır. Ayrıca yeni işinizde sahip olabileceğiniz konumun işlevleriyle ilgili hoşlanmadığınız bir durum varsa bu tip yorumlar da yapmayın. 

Doğru Cevap: "Eski işime dair nefret ettiğim bir durum söz konusu olmasa da işimin hoşlanmadığım bazı yönleri vardı. Eski konumumda haftada en az iki kere seyahat etmem gerekiyordu. Seyajat etmeyi her ne kadar çok sevsem de haftada iki seyahat bazen çok yorucu olabiliyordu. Bu nedenle kendime iş harici pek fazla zaman ayıramıyordum. Yine aynı konumda çalışacak olsam da daha az seyahat etmeyi tercih ederim."

13-İŞ ARKADAŞLARINIZLA YAŞADIĞINIZ BİR PROBLEMDEN BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

Yanlış Cevap: "Çevremdekilerle hep iyi geçinirim, dolayısıyla iş arkadaşlarımla hiç problem yaşamadım."

Firmalar bu tip kaçak cevaplardan hoşlanmazlar. Ayrıca büyük ihtimalle yalan söylediğinizi düşünürler. Gerçek olabilecek bir örnek verin ve onu lehinize çevirin.

Doğru Cevap: "Birkaç hemşire arkadaşımla vardiya sırasının kimde olduğu ve çocuk hastaların aileleriyle konuşmanın kimin görevi olduğuna dair bir anlaşmazlık yaşamıştım. Kişiliklerimiz uyuşmuyordu. Tartışmadan 3 ay sonra, arkadaşlarımdan birine beraber öğle yemeği yemeyi teklif ettim.yemek boyunca aramızdaki farklılıklardan ve niçin anlaşamadığımızdan bahsettik. Bu konuşma aramızdaki sorunların çoğunu çözdü. daha farklı iletişim kurmaya ve beraber iyi çalışmaya başladık. Bence konuşmak sorunlarınızı çözmenin en etkili yoludur."

14-NELER SİZİ MOTİVE EDER?

Yanlış Cevap: "İşimi iyi yaptığım zamanlar ödüllendirilmek."

Bu yanlış bir cevap değildir ancak önemli bir fırsatı kaçırmanıza sebep olur. Bu soru iyi özellikleriniz üzerinde durmanız ve karakteriniz hakkında daha ayrıntılı bilgiler vermek için bir fırsattır. Bu yüzden genel ve içi boş cevaplar vermektense, örneklerle kendinizi açıklamayı denemelisiniz.

Doğru Cevap: "Son işimde daima zor geçen teslim tarihlerindeki rekabet beni motive ederdi. Ürünlerin teslimini tam zamanında yapma konusunda yüzde 100 başarılı olmak zorundaydım. Bu işin çok hızlı yapılması  gerektiğini ve zor olacağını bilmeme rağmen, yaşanan rekabetten çok hoşlanırdım."

15-ARKADAŞLARINIZ SİZİ NASIL TARİFE EDER?

Yanlış Cevap: "Gerçekten çok iyi bir dinleyiciyimdir."

İyi bir dinleyici olmak çok iyi bir özellik olmasına rağmen, işvereniniz büyük bir ihtimalle bunu umursamayacaktır. Seni büyük ihtimalle omzunda ağlamak için işe almıyorlardır. Cevapların başvurduğun pozisyonda başarılı olabileceğini destekler nitelikte ve kendine özgü olmalıdır. Eğer isterseniz örnek verebilirsiniz.

Doğru Cevap: "Arkadaşlarım büyük bir ihtimalle beni çok hırslı olarak tanımlayacaktır. İstediğimi elde edene kadar asla geri adım atmam. Program geliştirici olarak çalıştığım dönemde teknoloji konferansı için konuşmacılara götürdüğüm tekliflerden tek tek ret cevabı aldım. Ancak gerçekten büyük oynamak istiyordum ve "hayır"ı asla bir cevap olarak kabul etmedim. Hepsine ve yeni kişilere tekrar tekrar teklif götürdükten sonra konferansın katılımı planladığımın iki katına çıktı. Birçok kişi bir kez hayır dedikten sonra cevabını değiştirmez ama bunu kabullenmek benim doğamda yok. Bir şeyin mümkün olduğunu bildiğim sürece başarana kadar denemeye devam ederim.


kaynak: monster.com.tr, insankaynaklarım.net

8 Mayıs 2012 Salı

SOSYAL CV'niz HAZIR MI?

Sosyal Medya araçları, uzun zamandır iş dünyasını etkiliyor ve artık sosyal medya araçları şirketlerin İnsan Kaynakları departmanları için de önemli olmaya başladı. Bir kısmını zaten kullandığınız bu sosyal medya araçları aslında kariyeriniz için çok büyük öneme sahipler.

Bu yüzden sizin de sosyal varlığınızı göstermeniz gerekiyor. Sosyal Medya araçlarını etkin ve doğru şekilde kullanmanız, kariyeriniz için büyük önem taşıyor.

1-Bloglar: Kariyeriniz için bloglar çok önemli. Uzmanlık alanınızla ilgili bir blog yazmanız size çok şey katacaktır. Blogunuzu  wordpress.com veya blogger.com üzerinde ücretsiz oluşturabilirsiniz. 

2-Google Reader: Bu araçla RSS bağlantılarını tek bir ekranda takip edebilirsiniz. RSS ( Rich Site Summary/Zengin Site Özeti) anlamına gelir ve blogları ve RSS kaynaklarını izlemenize olanak verir. Google Reader'a takip ettiğiniz blogları ekleyebilirsiniz. Google Reader kullanmak için bir Google hesabınızın olması gerekmektedir. 

3-Linkedin: İş dünyasının en büyük sosyal ağı. Şu anda  bir milyon Türk kullanıcıya ulaşmış durumda. Linkedin'de kendinize bir hesap açıp, alanınızla ilgili kişileri eklemeniz, hatta çalıştığınız, çalışmak istediğiniz şirketten kişileri bulmanız mümkün. Bunun haricinde yine alanınızla ilgili Linkedin gruplarına üye olup, buradaki tartışmalara katılmanız ve takip etmeniz size artı fayda sağlayacaktır.

4-Twitter: İş dünyasıyla ilgili çokça kişiyi takip edebileceğiniz, alanınızla ilgili kişiler için özel listeler oluşturabileceğiniz bir sosyal medya iletişim aracıdır. 140 karakterle görüşlerinizi paylaşabileceğiniz twitter de, alanınızla ilgili kişileri takip ederek sektörünüzdeki çok sayıda bilgi ve habere buradan ulaşabilirsiniz.

5- Meeteor: Facebook, Twitter ve Linkedin'den veri çeken ve kurguladığı algoritma ile bu verileri kullanarak, sizi henüz tanımadığınız ve kariyerinizde etkisi olabilecek profesyonellerle bir araya getirip onları size tanıtan bir araç. Henüz yeni kurulmuş ve çok tanınmayan Meeteor, renkli ara yüzü ve sürpriz tavsiyeleri ile  farklı bir sosyal medya aracı.

6- Klout: Sosyal Medyada ve online dünyada ne kadar etkili olduğunuzu ölçen ve bu etkinize göre size bir skor veren bir araç. Time dergisi 2011 yılında klout. com'u en iyi 50 internet sitesi arasında seçti. Silikon vadisindeki bazı şirketlerin işe alım yaparken klout skoruna baktıkları bile söyleniyor. Klout skoru sadece sosyal ağlardaki etkinliği ölçülüyor. Sosyal medyadaki etkinliğiniz arttıkça Klout skorunuz da artıyor.

7-Pinterest: henüz yeni kurulsa da bir anda çok sayıda kullanıcıya ulaşan (kullanıcıların %80 i kadın:) Pinterest iğnelemek mantığı üzerine kurulmuş ve daha çok görsel imleme üzerine kurulmuş bir sosyal medya aracı. Oldukça eğlenceli bir içeriği var. Kullanımı çok basit ve zevkli. Herhangi bir sitede beğendiğiniz görseli Pinterest'e ekleyebiliyorsunuz. Kariyeriniz açısından önemi ise çok sayıda infografiği bir araya toplaması ve alanınızla ilgili kişilere çok rahat ulaşıp onların da biriktirdiklerini görebilmeniz. Bir tür mantar pano olarak düşünebileceğiniz Pinterest sizi görsel olarak ve çok kısa sürede anlatan bir CV' ye  bile dönüştürülebilir.

8- Facebook: Facebook sadece arkadaş çevresini genişletmek için değil ayrıca iş dünyasıyla da ilgili bir sosyal medya iletişim aracı haline geldi. İşinizle ilgili çeşitli gruplara üye olabilir, alanınızla ilgili kişileri takip edebilirsiniz. Ayrıca kendinizle ilgili paylaşımlarınızla , kariyerinizle ilgili önemli izler bırakabilirsiniz.

Sosyal Medya araçlarını kariyeriniz için kullanmak istiyorsanız, paylaşımlarınıza dikkat etmelisiniz. Bu sosyal araçlar aynı zamanda birer Sosyal CV'dir ve sizin hakkınızda çok fazla bilgi içerir. Bu yüzden CV'nizde görünmesini istemediğiniz şeyleri bu araçlarda yayınlamamanız gerektiğini unutmayın. 


kaynak: www.sosyalmedyauzmani.co, insankaynaklarim.net

7 Mayıs 2012 Pazartesi

CV'nizin IŞIK HIZIYLA ÇÖPE GİTMESİ İÇİN BEŞ NEDEN


Aday arama süreçlerinde, her bir CV'nin bir İK'cının elinde ortalama 7 saniye kaldığı biliniyor. Yapılan araştırmalar, istatistikler bu yönde.

Gelin görün ki insan kaynakları profesyonellerinin bazen bu 7 saniyeye bile ihtiyaçları olmaz. Adayların kaçınamadıkları hatalar sayesinde bir kaç saniye yeter de artar bile.





İşte size bir CV'nin dikkate alınmaması için beş sebep:

1-CV'nizde Birden Fazla Yazım Hatası Vardır:

CV'niz bir çok yazım ve imla hatasıyla doluysa baştan kaybedersiniz. Ayrıntıya özen gösterme ve iletişim becerileriniz ilk anda zayıf bir izlenim bırakırsa yaya kalma ihtimaliniz çok yüksektir. Sizi temsil eden, bir bakıma sizi "satan" CV'nize gereken özeni gösterin.

2-E-mail Adresi Amatörlüğün de Ötesindedir:

İş e-maillerini vermek istemeyen kişiler, özel adreslerinin dışarıdan nasıl durduğuna dikkat etmeli. Karşınıza ibo1907@...com, sariseker@...net, gibi bir e-mail adresiyle başlayan metin gelse ilk izleniminiz nasıl olur? Profesyonel bir görüntü verin. Yahoo, Gmail, Hotmail gibi alanlardan alınan webmail adreslerinizi kontrol edin.

3-"Executive Summary" iniz Başvurduğunuz Pozisyona Yönelik Değildir:

Bir satış rolüne başvuruyorsanız ve "özet" kısmınız pazarlama fonksiyonlarında elde ettiğiniz deneyimleri , becerileri ön plana çıkarıyorsa yanlış değerlendirilebilirsiniz. CV'lerin başına eklenen "cover letter"lar ve "executive summary" ler nadiren işe yarar; çoğu zaman problem yaratırlar. En iyisi bu iki "ekstra"dan topyekün kurtulun.

4-Pozisyon İçin Aranan Spesifik Deneyim ya da Beceri Sizde Yoktur:

IFRS deneyimi gerektiren bir finans rolüne başvuruyorsanız ve bu tecrübe sizde yoksa direkt olarak elenebilirsiniz. Örnekleri çoğaltmaya gerek var mı?

5-Söz Konusu Görev İçin Fazla Tecrübelisinizdir:

Bir kaç senelik deneyim gerektiren bir Muhasebe Uzmanı rolüne başvuran 25 senelik bir finans profesyoneliyseniz CV'inizin akıbeti yüksel ihitmalle aynı olur. 

Özgeçmişinizin değerlendirme sürecine girmesini istiyorsanız yapmanız gerekenler basit: Titizlikle metni hazırlayın ve özensiz bir görüntü vermeyin. Değerlendiren kişinin aklına takılabilecek soruları düşünerek CV'nizi yazın; role yönelik olarak özgeçmişinizi özelleştirin. 

Tüm bunları yapsanız bile mülakata yine de davet edilemeyebilirsiniz ama en azından dikkate alınırsınız. Ciddiye alınacak CV'yi hazırlamak sizin elinizde.

kaynak: talentville.org

3 Mayıs 2012 Perşembe

YENİ İŞİNİZE EN DOĞRU ŞEKİLDE BAŞLAMANIZ İÇİN 10 İPUCU

Bir işe başladığınızda ilk günleriniz çok değerlidir. Katıldığınız ekiple birlikte yol aldığınız ilk dönem, kariyerinizin o şirkette geçecek kısmı için belirleyici olabilir.  İşte size yeni işinizde günlerinizin iyi geçmesi için 10 ipucu:

1-İşe başladığınızda ilk bir kaç günde bir çok bilgi aktarılır. Bir çok detayla karşılaşırsınız. Ayrıntıların tamamını hatırlamamanız çok normaldir. Karşılaşacağınız bilgi bombardımanı karşısında paniklemeyin.

2-Konuşmak yerine daha çok dinlemeyi tercih edin. Şirketteki çalışma atmosferini, şirketin kültürünü, yeni ekibinizi tanımadan önerilerde bulunmayın. Aceleci önerilerin yanlış, yersiz öneriler olması ve yeni arkadaşlarınızı sizden uzaklaştırması ihtimali yüksektir.

3-Soru sormaktan çekinmeyin. Sorular sormayan bir yeni çalışanın hakkında kötü bir izlenim oluşur. Akıllara şu ihtimaller gelebilir; çok utangaçsınız,iletişime geçmekten çekiniyorsunuz; hangi soruları soracağınızı bilemiyorsunuz. İki seçenek de sizinle ilgili soru işaretleri oluşmasına yol açar.

4-Öte yandan dakika başı, durmadan soru sorup yapılan işi bölen yeni bir çalışma arkadaşı da rahatsız edici olabilir. Yapabiliyorsanız sorularınızı not alın, ilgili kişilere ara ara sorun. Bu şekilde daha verimli cevaplar alabilirsiniz.

5-Bazı yöneticilerin koçluk becerileri daha iyidir; eğitim-oryantasyon deneyimleri daha fazladır. Yöneticinizin yetersiz bilgi verdiğini düşünüyorsanız adım atmaktan çekinmeyin. Örneğin "bu hafta hangi konuya odaklanmamı istersiniz?" ya da "o konuyu daha iyi anlayabilmek için neyi okuyabilirim?" gibi gideceğiniz yönü bulmanıza yardımcı olacak sorular sorabilirsiniz.

6-Yöneticinizin ilk 1 ay için sizden beklentisinin ne olduğunu öğrenin. Hemen başlamanız, odaklanmanız gereken bir proje var mı? Başarılı sayılması için o projenin çıktıları neler olmalı?

7-Şirketinizin kültürünü tanımak için özellikle çaba gösterin. İnsanlar e-mail yoluyla mı iletişim kuruyor, yoksa yüz yüze görüşmeyi mi tercih ediyor? Masa başı sohbetleri normal karşılanıyor mu? gözlemleyin. Tabii ki başka birine dönüşmenizi kimse beklemez. Bununla birlikte şirketin kültürünün, ikliminin farkında olmanızda yarar var.

8-Öğle yemeklerini kesinlikle atlamayın. İlginç bir şekilde işe yeni başlayanların önemli bir bölümü, adaptasyon sorunu yaşadıklarında yemekleri ya pas geçerler ya da yemeğe dışarıya çıkmayı tercih ederler. Yeni şirketinizi tanımak, ilişki geliştirmek istiyorsanız öğlen yemekleri gibi informal ortamlar sizin için fırsattır.

9-Yardım önerilerini geri çevirmeyin. Söz konusu konuyu biliyor bile olsanız yine de öneride bulunan kişiyi dinleyin.  En azından bu şekilde ilişki kurmaya başlarsınız. Belki de görmediğiniz bir detayı fark etme şansını yakalarsınız.

10-İşe başladıktan bir kaç hafta sonra, oryantasyonunuz süresince edindiğiniz bilgileri, dokümanları gözden geçirin; gerekirse tekrar okuyun. Yeni iş yerinizi biraz tanıdıktan sonra şirket içi dinamikleri daha iyi anlayabilirsiniz.

Unutmayın şaşkolojiklerim, mutlu bir çalışma hayatı,sevdiğiniz işi yaparak, iş yerinde kurulan iyi ilişkilerden geçer. Ne özgüven patlaması yaşayıp karşınızdakine ben tekim havasıyla bakın, ne de ürkek davranıp, ben yokum, beni görmeyin, bana bakmayın tarzında soyutlayın kendinizi.Tatlı dil, güleryüz, öğrenme azmi ve sabır her zaman işe yarar. Siz bu davranış şekliyle bir adım atarsanız, karşılığını muhakkak alırsınız. Umarım sevdiğiniz işi yapıp, benim gibi mutlu bir iş hayatı olanlardan olursunuz:)

kaynak: talentville.org

2 Mayıs 2012 Çarşamba

YÜZYILIN DAHİSİNDEN 10 HAYAT DERSİ


Einstein şu ana kadar yaşamış en etkili bilim insanı olmanın yanında teorik fizikçi, filozof ve yazardı. Bilime birçok katkı sağlamış Einstein'ın başarı sırlarını merak ediyor musunuz?





1. MERAKINIZIN PEŞİNDEN GİDİN

"Benim özel bir yeteneğim yok. Yalnızca tutkulu bir meraklıyım." Sizin merakınızı çeken nedir? Neyi en çok merak ediyorsunuz? Benim merak ettiğim neden bazı insanların başarılı olup bazılarının başarılı olamadığıdır. Bu yüzden yıllarca başarı üzerine çalıştım. Merakınızın peşinden giderseniz başarıya ulaşırsınız.

2. AZİM PAHA BİÇİLEMEZDİR

"Çok zeki olduğumdan değil, sorunlarla uğraşmaktan vazgeçmediğimden başarıyorum." Belirlediğiniz yolun sonuna ulaşacak kadar sabırlı mısınız? Posta pullarının gideceği yere varasıya kadar mektuba yapışıp kalmasından ötürü çok değerli olduğu söylenir. Posta pulu gibi olun ve başladığınız işi bitirin.

3. BUGÜNE ODAKLANIN

"Güzel bir kızı ya da yakışıklı bir erkeği öperken düzgün araba kullanan birisi, öpücüğe hak ettiği dikkati vermiyor demektir." İki atı aynı anda süremezsiniz. Bir şeyler yapabilirsiniz ama her şeyi yapamazsınız. Şimdiye odaklanın ve bütün enerjinizi şimdi yaptığınız işe verin.

4. HAYAL GÜCÜ GÜÇ VERİR

"Hayal gücü her şeydir. Sizi bekleyen güzelliklerin ön izlemesi gibidir. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir." Hayal gücünüz geleceğinizi belirler. Einstein şöyle der: "Zekanın gerçek göstergesi hayal gücüdür, bilgi değil." Bu yüzden hayal gücünüzün hantallaşmasına izin vermeyin.

5. HATA YAPIN

"Hiç hata yapmamış bir insan yeni bir şey denememiş demektir." Hata yapmaktan korkmayın. Eğer nasıl okuyacağınızı bilirseniz hatalar sizi daha iyi konuma getirebilir. Başarılı olmak istiyorsanız yaptığınız hataları üçe katlayın.

6. ANI YAŞAYIN

"Ben geleceği hiç düşünmem, ne de olsa gelecektir." Geleceği ayarlamanın tek yolu olabildiğiniz kadar şimdide olmaktır. Şu anda dünü ya da yarını değiştiremezsiniz. Önemli olan tek an şimdidir.

7. DEĞER YARATIN

"Başarılı olmaya değil, değerli olmaya çalışın." Zamanınızı başarılı olmak için harcamayın, değerler yaratın. Eğer değerli olursanız başarı kendiliğinden gelecektir.

8. FARKLI SONUÇLAR BEKLEMEYİN

"Delilik: Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek." Her gün aynı rutinde yaşayarak farklı görünmeyi bekleyemezsiniz. Hayatınızın değişmesini istiyorsanız, kendinizi değiştirmelisiniz.

9. BİLGİ DENEYİMDEN GELİR

"Bilgi malumat değildir. Bilmenin tek yolu deneyimlemektir." Bir konuyu tartışabilirsiniz ama bu size sadece felsefi bir anlayış kazandırır. Bir konuyu bilmek istiyorsanız onu deneyimlemelisiniz.

10. KURALLARI ÖĞRENİN DAHA İYİ OYNAYIN

"Oyunun kurallarını öğrenmek zorundasınız. Böylece herkesten iyi oynayabilirsiniz." Yapmanız gereken iki şey var. Birincisi oynadığınız oyunun kurallarını öğrenmek. İkincisi ise oyunu herkesten iyi oynamayı istemek. Bu iki şeyi yaparsanız başarı sizinle olur.


kaynak: pudra.com

1 Mayıs 2012 Salı

EN ÇOK ELEMAN İHTİYACI OLAN MESLEKLER

İşsizliğin en az olduğu, öne çıkan meslekler listelendi. Araştırmaya göre, sağlık-tıp, yapı-inşaat, perakende-toptancılık-mağazacılık ve bilişim sektörlerinde nitelikli eleman ihtiyacı sürüyor. İşte en çok eleman ihtiyacı olan o ideal meslekler:

SAĞLIK SEKTÖRÜ MESLEKLERİ: Doktor, Yoğun Bakım Hemşiresi, Yeni Doğan Yoğun Bakım Hemşiresi, Dahiliye Uzmanı, Radyoloji Teknikeri, Anestezi Teknikeri, Hasta Danışmanı.

İNŞAAT SEKTÖRÜ MESLEKLERİ: Mimar, İnşaat Mühendisi, Teknik Ofis Uzmanı, İhale Uzmanı, Şantiye Şefi, Saha Mühendisi, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı (Mühendisi)

PERAKENDECİLİK SEKTÖRÜ MESLEKLERİ: Kasiyer, Satış Danışmanı, Mağaza Yöneticisi, Görsel Düzenleme Uzmanı.

BİLİŞİM SEKTÖRÜ MESLEKLERİ: Veritabanı Yöneticisi, Yazılım Geliştirme Uzmanı, Sistem ve Ağ Uzmanı, Java Uygulamaları Uzmanı, İş Analisti, Web Master,

GELECEKTE ÖNE ÇIKACAK MESLEKLER:  İngilizce'ye Hakim Mali İşler Uzman ve Yöneticileri, Avrupa Birliği ve Dünya Ticaret Örgütü Mevzuatına Hakim Hukukçular, Yönetici Asistanları, Pazarlamacılar.

YÜKSELEN İŞ DALLARI: Sosyal Medya Uzmanlığı, Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) Uzmanlığı, Konsept Tasarımcılığı, Tasarım Ar-Ge ve Teknoloji.


kaynak: sabah ,insankaynaklarim.net